YETER ARTIK, Bu KAVGA BİTSİN!

6

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

2 Nisan’da CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in yaptığı “Türkiye ekonomisini durdurma” çağrısı, siyaset sahnesinde yeni bir kırılma noktası oldu. Ancak şu soruyu sormadan geçemeyiz: Zaten durmuş bir ekonomiyi daha ne kadar durdurabilirsiniz? Vatandaş nefes alamıyor, esnaf kepenk kapatıyor, gençler umudunu yitiriyor. Bu çağrı, zaten ağır aksak yürüyen bir sistemin çarkına bir taş daha atmaktan başka bir işe yaramaz.

Bugün Türkiye’de hangi parti iktidarda olursa olsun, bedeli her zaman sade vatandaş ödüyor. Siyasetin büyük büyük kavgasının faturası küçük küçük insanların cebine, sofrasına, hayallerine yazılıyor. “Boykot” diyorsunuz, o zaman buyurun, samimiyetinizi gösterin: CHP’li vekiller olarak, gerçekten elinizi taşın altına koymak istiyorsanız, hep birlikte istifa edin. Meclisi terk edin. Sistem değişsin, siyaset değişsin, anlayış değişsin.

Ama yok… Ne AKP, ne CHP, ne MHP, ne İYİ Parti, ne Zafer Partisi, ne Yeniden Refah… Hiçbiri çıkıp da “Biz bu milleti daha fazla yormayalım, bir araya gelip ülkenin geleceğini konuşalım” demiyor. Çünkü hepsi kendi iktidar derdinde. Halk için değil, şahsi koltuklar için kavga ediyorlar. Ortada bir yangın var, herkes kibritle geziyor.

Artık yeter!

Bu ülke bir muz cumhuriyeti değil. Çocuklarımız eğitim hakkından oldu, okullar kapanıyor, sınavlar erteleniyor. Polis, asker, memur gece gündüz görevde, sokakta. Onların da morali bozuk, güveni kırık. Ay sonunu getiremeyen milyonlarca vatandaşın yükü her geçen gün ağırlaşıyor. Ama siyasilerin maaşları sabit, gelirleri garanti, vekil lojmanları sıcacık…

Peki ya mücadele eden kim? Vatandaş!

Sokaktaki bakkal, taksici, emekli, genç işsiz… Hepimiz bu kavganın ortasında paramparça oluyoruz. Bu siyasi çatışmalar artık bitmeli. Bu millet kutuplaşmaktan, taraf seçmekten, linç kampanyalarından yoruldu.

Bize artık siyasetçinin kavgası değil, milletin barışı gerek.

Elinizi vicdanınıza koyun. Sözde değil, özde bir birliktelik kurun. Gerçek bir uzlaşma ortamı yaratın. Sorunlarımızı kavga ederek değil, konuşarak çözelim. Çünkü bu ülke hepimizin. Gelecek bizim çocuklarımızın. Ve bu millet, sizin siyasi hesaplarınızdan çok daha büyük.